Orta Kulak İltihabı
Orta Kulak İltihabı
Orta kulak iltihabı : Orta kulak ve orta kulağa anatomik olarak bağlanan boşlukları (mastoid hücreler ve östaki borusu) döşeyen mukozanın enfeksiyonuna orta kulak iltihabı denir. Esas olan tamamen hava ile dolu olması gereken orta kulakta iltihabi sıvının bulunmasıdır.
Orta kulak itihaplarının sınıflandırılması : Klinik seyir olarak hastalık ilk 3 hafta süreyle akut, 3hafta-3ay arası subakut, 3 aydan uzun süredir mevcutsa kronik olarak tanımlanır
1 - Mirinjit: orta kulak iltihabına bağlı veya tek başına kulak zarı iltihabıdır.
2 - Akut orta kulak iltihabı: Ani başlıyan, ağrıyla karakterize kısa süreli orta kulak iltihabıdır.
3 - Effüzyonlu orta kulak iltihabı: Ani ve şiddetli belirtiler olmadan sağlam kulak zarı arkasında sıvının (effüzyon) birikmesidir. Bu terim akıntılı ve iltihabi kökenli olmayan uzun süreli bir orta kulak problemini tanımlar.
4 - Kronik orta kulak iltihabı: Orta kulaktan kulak zarındaki bir perforason yoluyla gelen kronik bir akıntı ile birlikte uzun süreli bir enfeksiyonu tanımlar.
Akut orta kulak iltihabının görüldüğü yaş grubu: Orta kulak iltihapları çocukluk yaş grubunun en sık görülen hastalıklarındandır. Tüm çocukların %85’inin en az bir kere akut orta kulak iltihabı atağı geçirdiği göz önüne alınırsa hastalığın önemi anlaşılır. Çocuklarda akut orta kulak iltihabına daha çok rastlanmasının bir kaç nedeni vardır: Bağışıklık sisteminin tam olarak olgunlaşmasına kadar özellikle kreş, yuva ve ilkokuldaki çocuklar sıklıkla üst solunum yolu enfeksiyonuyla karşılaşır ayrıca erişkinlere göre daha kısa ve yatay durumda olan östaki kanalından bu üst solunum yolu enfeksiyonları kolayca orta kulağa ilerleyebilir. Bu temel mekanizmanın yanında çocukların yatar pozisyonda beslenmesi (yatarak biberon emen çocuklarda süt kolaylıkla orta kulağa geçebilmekte ve enfeksiyon gelişimine zemin hazırlayabilmektedir), besin alerjilerinin bulunması, pasif sigara içiciliği ve kronik adenoid dokusunun (geniz eti) enfeksiyonları riski artıran ek faktörlerdir.
Akut orta kulak iltihabının belirtileri: Orta kulak boşluğunun akut bakteriyel bir enfeksiyonu olan orta kulak iltihaplarında yakınmalar gelişen iltihabın evrelerine göre değişiklik gösterir. Başlangıçta kulak ağrısı, ateş, kulakta dolgunluk hissi ortaya çıkar. İltihabın ilerlemesi ile kulak ağrısı artar, ateş yükselir bulantı kusma gibi sistemik belirtiler ortaya çıkabilir. Daha sonra orta kulaktaki iltihabi birikimin kulak zarını delmesi sonucu kulak akıntısı ortaya çıkar, kulak akıntısı başlangıçta kanlı olabilir. Kulak zarının delinmesi ile ortaya çıkan akıntı ile birlikte ağrıda azalma meydana gelir. Hastalık bu aşamadan sonra gerileyebilir veya bazı faktörlere bağlı olarak ilerleyip komplikasyonlara yol açabilir.
Tanı:
Otoskopik muayene ile konur
Akut orta kulak iltihabının tedavisi
Genellikle analjezikler ve antibiyotiklerle tedavi edilir, lokal veya sistemik dekonjestanlar ilave edilebilir. Kulak zarının perfore olup dış kulak yoluna akıntısı olan hastalarda ek bir tedavi gerekmez, kulak damlası kullanılmaz.
Effüzyonlu orta kulak iltihabı:
Orta kulakta, kulak zarı arkasında akut enfeksiyon bulguları olmaksızın bir sıvı bulunması durumudur. 6 haftadan kısa süren efüzyonlar genellikle akut orta kulak iltihabına bağlıdır, orta kulaktaki efüzyon 3 aydan uzun süre yerinde kalırsa kronik efüzyon olarak isimlendirilir. Kulak zarında perforasyon yoktur. Kronik efüzyonlu orta kulak iltihabı bir çocukluk çağı hastalığıdır, yarık damak gibi anomaliler, Down sendromu, farengolarengeal reflü, östaki tüpünün anatomik pozisyonu, adenoid vegetasyon veya kronik adenoid doku enfeksiyonu bulunması, sık üst solunum yolu enfeksiyonu gibi faktörler çocuklarda efüzyonlu orta kulak iltihabı riskini arttıran faktörlerdir.Mevsimlerle ilişkilidir, üst solunum yolu enfeksiyonu sıklığının arttığı bahar aylarında daha sık görülürken yaz aylarında sıklığı azalır.
Effüzyonlu orta kulak iltihabının belirtileri: Silik belirtilerle seyreden bir hastalıktır. Çocuğun belirgin bir şikayeti olmadan rastlantı eseri de teşhis edilebilir. Özellikle ağrı, ateş ve kulak akıntısı gibi belirtilerinin olmaması ailenin dikkatinin kulağa yönelmesini önler. Küçük çocuklarda ellerin kulağa sıkça götürülmesi tek bulgu olabilmektedir. İşitme azlığının varlığı çoğunlukla farkedilmez. Anne-babalar çocuğun çağrılara cevap vermemesini genellikle ilgisizliğine, TV sesini fazla açmasını merakına ve yakından seyretmesini olası bir görme kusuruna bağlar. Çocukların çoğunda tanı öğretmenlerin uyarıları sonucunda veya diğer rahatsızlıklar nedeniyle doktora götürüldüklerinde konur.
Effüzyonlu orta kulak iltihabında tanı: Hastalığın tanısı otoskopik muayene ile konulur. Timpanometri tanıda yardımcıdır. Ölçümde negatif basınç bulunması otoskopik bulguları destekler.
Efüzyonlu orta kulak iltihabının tedavisi: İyi tedavi edilmeyen kronik efüzyonlar diğer kronik kulak hastalıklarının ortaya çıkmasında en önemli faktörlerdendir. Hastalığın ne zaman teşhis edildiği ve eşlik eden bulgular tedavinin şeklini etkiler. Akut orta kulak iltihabı sonrası ortaya çıkan efüzyonların kronik efüzyonlu orta kulak iltihabı tanısı alması için en az 3 ay süreyle takip edilmeleri gerekir. Bu hastalara ek bir tedavi efüzyon ancak 3 aydan uzun sürerse verilir. İlk kez teşhis edilmiş ve daha önceden efüzyonun olup olmadığının bilinmediği hastalarda , eğer bahar ve kış aylarında hasta görüldüyse medikal tedavi uygulanır. Yaz başlangıcında ise takip daha uygundur. Medikal tedavide en sık kullanılan ilaçlar antibiyotiklerdir. Cerrahi tedavi kararı verilmesinden önce hastanın en az iki kez medikal tedavi almasında fayda vardır. Cerrahi Tedavide ventilasyon tüpü uygulaması yapılır. Hastaların adenoid vegetasyon veya kronik adenoidit şikayetleri varsa aynı seansta adenoidektomi de yapılır.
Kronik orta kulak iltihabı: Kronik ortakulak iltihabı kulak zarı delinmesi ve dış kulak yolundan iltihaplı akıntı ile karakterize olan ortakulak iltihaplarıdır. Bu tanının konabilmesi için ortakulak iltihabının üç aydan daha uzun süredir devam ediyor olması veya medikal tedaviye yanıt vermemesi gereklidir. Bu hastalıkta kulak ağrısına sık rastlanmaz , kulak ağrısının olması intrakranial yada ekstrakranial bir komplikasyonun gelişmiş olabileceğini düşündürmelidir.
Kötü yaşam şartları, kalabalık aileler, kötü hijyen ve beslenme şartları kronik ortakulak iltihabı sıklığını artıran başlıca faktörlerdir. Ayrıca sağlık sisteminin yeterli olmaması da oldukça önemli bir faktördür. Sosyoekonomik durumu iyileşen toplumlarda kronik ortakulak iltihabı sıklığı azalırken effüzyonlu orta kulak iltihabı sıklığı artmaktadır.
Kronik orta kulak itihaplarının sınıflandırılması : Kronik ortakulak iltihapları klinik olarak iki ana başlık altında incelenir:
1) Mukozal kronik ortakulak enfeksiyonları: Bu hastalık iyi huylu, mikrobik kökenli orta kulak rahatsızlığı olup mukoza seviyesinde sınırlı kalmaktadır. Aktif devrelerde kokusuz iltihabı bir akıntı vardır. İşitme azlığı azdır.
2) Kolesteatoma: Orta kulağa cilt epitelinin invazyonu olarak tanımlanabilecek olan kolesteatoma kemik destrüksiyonuna yol açtığından kötü huylu kronik ortakulak iltihabı olarak değerlendirilmektedir. Kemik erimesine yol açtığından kafa içi komplikasyonlarına neden olabilen bir hastalıktır. Hastaların kulak akıntıları pis kokuludur, muayenede kolesteatom ile ilgili bulgular görülür.
Kronik orta kulak iltihabının tedavisi: Mukozal kronik ortakulak iltihaplarında kulak akıntısında öncelikle topikal damlalar kullanılır, esas tedavi cerrahidir timpanoplasti yapılır, bazan mastoidektomi de ilave edilebilir. Tercihan kuru bir kulakta operasyon yapılmasında fayda vardır, fakat bu şart değildir, akıntı medikal tedaviye rağmen devam ediyorsa cerrahi tedaviye geçilebilir. Kolesteatom’lu kronik ortakulak iltihaplarının tedavisi ise cerrahidir. Zaman kaybetmeden orta kulak ve mastoid bölgenin kolesteatomadan cerrahi olarak temizlenmesi gereklidir.